top of page

Gravür Sanatı

  • Yazarın fotoğrafı: Prof. Mustafa Aslıer
    Prof. Mustafa Aslıer
  • 12 Nis 2020
  • 1 dakikada okunur

Güncelleme tarihi: 12 Ara 2020

1973 yılına kadar sanat dilimizde ''gravür sanatı'' sözcükleri bugünkü dilde yer almaya çalışan ''özgün baskı resim'' sözcüklerinin anlamını taşırdı.


1972 yılında Dış işleri bakanlığı beni, Cumhuriyet'in ellince yılında , yani 1973' te dünyayı dolaştıracak bir Türk Gravür Sanat Sergisi düzenlemekle görevlendirdi.


Türkiye'ye genç-yaşlı, bu sanat alanında çalışan tüm sanatçılara duyurdum; gazete, dergi, mektup yoluyla.


Gravür yaptığı bilinen sanatçıların adreslerine giderek görüştüm. Yaşayan tüm gravür sanatçılarına ulaştım. Önce sergiyi Türkiye'de açtık.


Serginin kataloğunu yaparken ''gravür sanatı'' deyiminin bu sanat kolunu tam anlatmadığını düşünerek yeni terimler aradım. ''gravür '' sözcüğü oyularak yapılmış anlamına geliyordu.


Bu dalda, litografi, serigrafi gibi gibi oyulmadan elde edilen kalıplarla baskı yapıldığını da hesaba katarak, tüm baskı tekniklerini karşılayacak bir tek terim gerekiyordu.


Başka ülkelerde bu yola gitmişler. Örneğin Almanlar, '' original druckgraphik'' demişler.


Türkçe ''özgün baskı resim'' denmesinin doğru olacağını uygun buldum. Resim kalıbı yaparken oluşmakta, o kalıptan geçince sanatçısı tarafından basılırken özgün resim meydana çıkmaktadır.


Orjinal yani özgün olan, bu basılmış resimdir.Bu terimi yanlış kullandıklarını gördüm. ''özgün baskı resim'' yerine ''özgün baskı'' diyenler oluyor.


Özgün olan sanatçının bu kalıplardan basarak ortaya çıkardığı resimdir. Teknik değildir. Boyama ve çizim teknikleriyle sanatçının yaptığı ''özgün resim''dir.


Sanatçı tahta ve linolden yüksek, metalden elle ve asitle çukur, taşla düz kalıplar hazırlayarak bunlardan ''baskı resim'' üretir. İşte biz bunlara ''özgün baskı resim'' diyoruz.


Elek baskı, ışık baskı(lithdruck) monotipi gibi teknikler de ''özgün baskı resim'' elde etmek için kullanılabilir.


Mustafa Aslıer

 
 
 

Comments


bottom of page